X: senle uzakdoğuya karşı bi tavır alalım, sırtımızı dönelim.
Y: dönelim de, uzakdoğuya arkamızı dönersek yüzümüzü batıya dönmüş olacağız ki ona da pek taraftar değilim
X: haklısın bunu hiç düşünmedim
Y: süper zekamla anında çözüm buldum bence biz yüzümüzü kuzeye dönelim. hem lazlığa sempatimiz var. hem de rusya da kuzeyde. bu da bizi votkaya yakınlaştırır, mis olur mis
X: bu sefer de, kıçı güneye vermiş oluyoruz.akdeniz insanı tehlikeli abi. yıllar boyu zeytinyağı reklamı falan, akdeniz insanı şöyledir, sıcakkanlıdır böyledir. bi işkillendim
Y: urfalıyık yorgansız yatarık oğlansız yatmayık diye bi laf var bi kere
X: ne yapsak ya? japonlara versek kıçı? onlarınki küçük zaten zarar gelmez diye öyle düşündüm ben
Y: iyi düşünmüşün aslında, ama yüzünü batıya dönme fikri beni işkillendiriyor. bugün çağdaşlık için ne yaptın?
X: hmmm, maket yaptım. atalarımız ne demiş? mak'et sanatı çağdaş ulusların meşguliyetidir. bu doğrultuda ilerledim, ya sen?
Y: ben de elektroniğe giriş çalıştım. atalarımız ne demiş başlamadığın işi bitiremezsin. evvel'a giriş yapınız ki gerisi gelsin. bence batıya yüzümüzü dönmemizde pek bi sakınca yok
X: tabi abi, ayak uydurabiliyoruz sonuçta
Y: bence de, bugün kareteye başlasak iki senemizi alır adam akıllı öğrenmemiz
X: ooo zilyon tane kuşak. ama batı öyle mi? az da olsa senin yaptığın işe değer verir. bugün iki sayfa chomsky okusak, okurken görseler; bu adam çağdaş, bu adam muassır medeniyetler seviyesinde derler.
Y: aynen hacı, bundan sonra benim için ankara'dan ötesi bitmiştir
X: ben zaten bayadır uğramıyom
Y: hah, nefis
X: ondan demek ki,gidesim gelmiyo. çağdaş yüzüm istemiyo
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder